Çek Cumhuriyeti, Terezin Nazi Toplama Kampı (Theresienstadt)

Merhaba,

Prag gezimizin 3. gününde, Çek Cumhuriyeti'nin başka bir şehri olan Terezin'e geçtik. Prag'dan yaklaşık 1-1,5 saat süren otobüs yolculuğu sonrasında şehre vardık. Gidiş dönüş ücreti yaklaşık 350 Çek Korunası. Kampa giriş ücreti ise 180 ÇK.

Theresienstadt, 18. yüzyılda kaleye ait zindan olarak inşa edilmiş. 1. Dünya Savaşı'nın başlangıcına sebep olan, Franz Ferdinand suikastını gerçekleştiren kişi de burada hapis hayatı yaşamış. Bu süreç 2. Dünya Savaşı öncesine kadar devam etmiş.

2. Dünya Savaşı ile birlikte, Nazi rejimine karşı gelenler için hapishanelerde yerin kalmaması üzerine getto olarak kullanılmaya başlanmış. Ancak burası da küçükmüş elbette. Öncelikle yaşlı hükümlüler öldürülmüş, kalan genç hükümlüler ise hapishanenin toplama kampına dönüştürülmesi için kullanılmış. Vaadedilen şey ise özgürlük. Küçük bir zindandan koca bir şehre dönüştürülmüş birkaç yıl içinde Terezin. Çalışanlara özgürlük verilmemiş. Daha çok Çek Yahudiler'in 1941-1945 yılları arasında, yaşamını yitirdiği Nazi toplama kamplarından biri olmuş burası. Yaşamını yitirdiği diyorum çünkü kaçtığı düşünülen 2 elin parmağı insan dışında 100.000'den fazla insana mezar olmuş bir şehirden bahsediyoruz. Açlık, salgın hastalık kırıp geçmiş şehri.

Çek Cumhuriyeti'nin neredeyse bütün Yahudi üniversite öğrencileri, profesörleri, yazarları, düşünürleri, doktorları, mühendisleri yok olup gitmiş bu rutubetli odalarda.

İnsanların kendi gibi düşünmediği insanlara yaşattığı bu olayları anlamak mümkün değil. Maalesef bu kamp kapanmış olsa da günümüzde farklı versiyonlarıyla kaldığı yerden devam ediyor.

Kamp girişinde, soğuk hava tokat gibi yüzümüze çarpıyor aşağıdaki manzara eşliğinde. Önde Hristiyan, hemen arkasında Yahudi mezarlığı. Mezarlıklar hep hayatın boşluğunu hatırlatır değil mi? Evet, kamptaki Yahudi de öldü, bu işkenceyi yapan Nazi ideolojisini güden insanlar da.




Mezarlıkları geçip, bilet ücretini ödedikten sonra giriş kapısına doğru ilerledik. Burada 1€ karşılığında kampı Türkçe anlatan rehber de alabilirsiniz.

1- Mahpusların kaydının tutulduğu kayıt ofisi. Bu işi yapan, yani kayıtları tutan W. Schmidt, savaş sonrasında yargılanmış ve idam edilmiş.











2- Gardiyan evi. Mahpusların mektuplarının sansürlendiği ve ifadelerinin alındığı oda.



3- Hapishane müdürü Heinrich Jöckel'in odası. Acımasızlığıyla ünlü Jöckel de savaş sonrasında yargılanıp idam edilenler arasında.



4- Giysi ambarı. Savaşta yenik düşen orduların eşyaları burada depolanır, mahpuslar bu kıyafetleri giymeye zorlanırmış. Burayı yöneten K. Wachholz idam edilmiş.





5- "Arbeit macht frei" yazılı kapı ile A ve B bloklarına ayrılan avluya çıkılıyor. İşte tam bu noktadan sonra işler insanlık adına çekilmez hal almaya başlıyor.




6- Hücreler...




7- Tabiplik.



8- Banyo ve bit arama odası.




9- Revir. Ayrıcalıklı mahpusların (yazar, asker, siyasetçi) yine mahpus doktorlar tarafından bakıldığı bölüm.



10- Traş odası.




11- İdama giden koridor.


12- İdam alanı. Bu bölge 1943 yılından itibaren kullanılmaya başlanmış. Mahkeme ilanı olmaksızın insanlar kurşuna dizilmiş. Darağacı ise sadece 1 kere, 3 mahpusun ölümü için kullanılmış. Duvarda hala kurşunlar duruyor. Ne kadar tahrip olduğunu görebiliyorsunuz.



13- Toplu mezarlar. 1945 yılında, bu bölgeden 601 beden çıkarılmış.


14- Havuz. Aslında yangına karşı su deposu olarak inşa edilmiş. Ancak gardiyan aileleri tarafından yüzmek için kullanılmış.


15- Sinema. 1942 yılında kampta çalışan personel için inşa edilmiş. Günümüzde ise kamp hayatını anlatan belgesellerin gösterimi için kullanılıyor.




16- 4. avlu. İnşaatına 1943 yılında başlanmış. İlk mahpuslar 1944 yılında gelmeye başlamış.


17- Kampta yaşayan insanlardan kalan eşyalar, oyuncaklar, mektuplar...





18- Kampın dışardan görünümü.